Ana içeriğe atla

Uçuş Öncesi Güvenlikte Merak Edilenler

TAV Güvenlik, havalimanlarında uygulanan güvenlik prosedürleri hakkında en çok merak edilen soruları yanıtladı. Havalimanı güvenliğinin birçok farklı yöntemin bir araya gelmesiyle oluşan çok katmanlı bir savunma sistemine dayandığını ve her katmanın bir diğerinin eksiklerini tamamladığını belirten TAV Güvenlik Genel Müdürü Turgay Şahan, “Havalimanında gördüğünüz her güvenlik kuralının arkasında yolcuların ve personelin can güvenliğini sağlamak gibi temel bir amaç yatar. Basit ya da gereksiz gibi görünen bazı uygulamaların arkasında, aslında ciddi tehdit unsurları yer alıyor. Özellikle yoğun seyahat dönemlerinde birçok soru alıyoruz. Bunların başında sıvı sınırlaması ve hiçbir neden olmaksızın yolcunun aramaya tabi tutulması geliyor.” dedi.

Havalimanlarındaki sıvı kısıtlamalarının amacı

Havalimanlarındaki sıvı kısıtlamalarının amacı
Havalimanlarındaki sıvı kısıtlamalarının amacı

Havalimanlarındaki güvenlik uygulamaları, özellikle sıvı, aerosol ve jel (LAG) ürünleri konusundaki kısıtlamalar, yolcular arasında sıkça merak edilen bir konu. Bir yandan güvenlik kontrol noktalarında su, kolonya veya spreylerin belli miktarların üzerinde kabine alınmasına izin verilmezken; diğer yandan güvenlik tahditli alanlarda (GTA), yani kontrol noktalarından geçtikten sonra bu ürünlerin serbestçe satılması bir çelişki gibi görünebilir. Ancak bu durum, havacılık güvenliği mevzuatının temel prensipleri ve uygulama detayları ışığında oldukça anlaşılır hale gelmektedir.

Milli Sivil Havacılık Güvenlik Programı, yolcuların kabinde taşıyacakları sıvı, aerosol ve jel maddelere yönelik kısıtlamaları belirler. Bu kısıtlamalar, genel olarak 100 ml hacimli kaplarda taşınma zorunluluğu ve bu kapların 1 litrelik şeffaf, kapanabilir bir poşet içinde bulunması gibi kuralları içerir. Bu düzenlemelerin temel amacı, sıvı patlayıcıların veya diğer tehlikeli sıvıların uçağa sokulmasını engellemektir. Önemli olan nokta, bu yasakların genellikle güvenlik kontrol noktalarından geçiş sırasında yolcuların "beraberindeki" ürünler için geçerli olmasıdır.

Peki, güvenlik kontrolünden başarıyla geçtikten sonra neden havalimanının duty free mağazaları veya diğer ticari işletmelerinde bu tür ürünler satılabiliyor?

Duty free mağazalardan satın alınan sıvı ürünler için belirlenmiş özel istisnalar bulunmaktadır. Bu ürünlerin gümrüksüz mağazalarda satılması; kontrollü tedarik zinciri, güvenlik mühürlü poşetler, belge-fatura zorunluluğu ve transfer güvenliği gibi bir dizi sıkı güvenlik protokolüne dayanır. Milli Sivil Havacılık Güvenlik Programı’nın belirlediği yasaklar, yolcuların dışarıdan getirdiği ve güvenlik kontrolünden geçmemiş, potansiyel risk taşıyan maddeleri hedef alır. Güvenlik tahditli alanlarda satılan ürünler ise baştan sona kontrollü bir süreçten geçirilmekte ve özel güvenlik önlemleriyle (STEB gibi) paketlenmektedir. Dolayısıyla, güvenlik tahditli alanlardaki bu satışlar, mevzuata tamamen uygun ve uluslararası standartlarla uyumlu bir uygulamadır.

Alarm verecek hiçbir neden yokken aramaya tabi tutulmak

Güvenlik uygulamalarının bir parçası olarak, güvenlik personelinin de öngöremeyeceği bir sistemle, hiçbir alarm vermeyen yolcu bile rastgele olarak ek taramalara tabi tutulabilir. Bu, sistemin sürekli olarak öngörülemeyen tehditlere karşı hazır olmasını sağlar. Havalimanında her günün güvenlik derecesi farklı olabilir. Özellikle yoğun dönemlerde güvenlik derecesi artırılabilir ve her 8 yolcudan biri random olarak uyarı verebilir.

Şüpheli durumlarda laptopun X-ray'de ayrı geçirilmesinin amacı

Elektronik cihazlar; pil, kablo, çip ve çeşitli bileşenler içeren yoğun ve karmaşık yapılar barındırır. Bu yapılar, X-ray tarayıcılarında net görüntü alınmasını zorlaştırabilir. Özellikle bir dizüstü bilgisayarın içerisine gizlenmiş tehlikeli veya yasadışı maddeler, bu karmaşık yapının içinde “elektronik karmaşa” adı verilen görüntü kirliliği nedeniyle fark edilemeyebilir. Bu nedenle, elektronik eşyaların X-ray cihazında güvenli ve doğru şekilde analiz edilebilmesi için valizlerden ve muhafazalarından çıkarılarak ayrı olarak taramadan geçirilmesi zorunludur.

Ayrıca, şüpheli durumlarda güvenlik görevlileri, cihazın gerçekten çalışır durumda bir laptop olduğunu teyit etmek amacıyla yolcudan laptopu açarak çalıştırmasını isteyebilir. Bu yöntem, cihazın içerisine gizlenmiş olabilecek farklı düzeneklerin tespit edilmesini sağlar ve güvenlik risklerini en aza indirir.

Kesici kısmı 6 santimetre uzunluğunda kesici aletlerin yasak olması

Uluslararası havacılık otoriteleri ve güvenlik uzmanları, yıllar süren araştırmalar ve risk analizleri sonucunda 6 santimetre sınırını belirlemiştir. Bu bir rastgele sayı değildir; aksine, olası bir tehdidin büyüklüğünü ve yaratabileceği riski minimize etmek için tasarlanmış bilimsel ve pratik bir sınırdır. 6 santimetreden daha uzun bir bıçak veya kesici alet, kabin gibi kapalı ve kısıtlı bir alanda, bir güvenlik ihlali durumunda daha ciddi yaralanmalara yol açma potansiyeli taşır.

Güvenlik personelinin sıra tartışmalarına müdahale etmemesi

Havalimanında uçağa yetişme telaşı içinde, güvenlik sırasının uzadığını görmek ve birilerinin acelesi olduğunu bahane ederek öne geçtiğine şahit olmak sinir bozucu olabilir. "Güvenlik personeli neden müdahale etmiyor?" diye şikâyet etmekte haklı olabilirsiniz. Özellikle uçağını istemsiz sebeplerle kaçırma riski taşıyan yolcular için bu durum daha da stresli bir hal alabilir. Ancak havalimanı güvenlik personelinin öncelikleri, bu tür "sıra kavgalarından" çok daha hassas ve hayati konulara odaklanmıştır.

Güvenlik görevlileri, X-ray cihazının ekranına, kapı dedektöründen geçen yolcuların hareketlerine ve elle yapılan aramalara maksimum düzeyde odaklanmak zorundadır. Sıradaki anlaşmazlıklara veya yolcular arasındaki öncelik tartışmalarına müdahale etmek, onların esas görevlerinden dikkatini dağıtır ve bu da potansiyel bir güvenlik açığı yaratabilir. Güvenlik, saniyelik bir dalgınlığı bile affetmeyecek kadar hassas bir iştir.

“Prosedürlerin amacı hepimizin güvenliğini garanti altına almak”

Havalimanındaki her güvenlik prosedürünün herkesin güvende olması için tasarlandığını belirten TAV Güvenlik Genel Müdürü Turgay Şahan, “Havalimanı güvenliği, tek bir büyük taramadan ibaret değildir. Aksine, birbiri üzerine eklenen çok katmanlı bir savunma sistemidir. Terminal girişindeki ilk X-ray taraması temel bir ön kontrol iken, hava tarafı güvenlik noktasındaki detaylı kontrol ve çalıştırma talebi, riskin tamamen ortadan kaldırılmasını hedefler. Bu ek kontroller, potansiyel tehditleri yakalama olasılığını artırır ve kötü niyetli kişilerin güvenlik sistemini aşma girişimlerini çok daha zor hale getirir. Tüm bu prosedürlerin amacı hepimizin güvenliğini garanti altına almak ve uçuşlarımızın kesintisiz devamlılığını sağlamaktır.” açıklamasında bulundu.

https://www.ifhaber.com/yasam/ucus-oncesi-guvenlikte-merak-edilenler/?feed_id=94387&_unique_id=683a24f1970c1

sigorta haberleri

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

CyberCube 180 Milyon Dolar Yatırım Aldı

Sigorta ve reasürans endüstrisi için siber risk analitiği sağlayıcısı olan  CyberCube , yeni bir çekirdek yatırımcı olan  Spectrum Equity 'den 180 milyon doların üzerinde önemli bir yatırım aldı. Bu kaynağın, şirketin siber risk maruziyetlerini ölçmeye yönelik ürün ve çözümlerinin gelecekteki gelişimini desteklemek için kullanılması planlanıyor. 1994 yılında kurulan bir büyüme sermayesi şirketi olan  Spectrum Equity , bu yatırımla birlikte CyberCube'un mevcut yatırımcıları  ForgePoint Capital ,  Hudson Structured Capital Management (Bermuda) Ltd.  ve  MTech Capital 'e çekirdek kurumsal yatırımcı olarak katıldı. CyberCube , 2018 yılında bağımsız, risk sermayesi destekli bir şirket olarak faaliyete başladı. Yapılan açıklamaya göre firma, artık siber sigorta ve reasürans değer zincirinde 130'dan fazla müşterisinin güvendiği bir iş ortağı konumunda. Şirketin çözümlerinden, brüt yazılan primlere göre ABD ve Avrupa'nın en büyük 40 siber sigortacısının %7...

MBP'den Moonrock'a Yatırım

LONDRA, 2 Ekim 2025 –  Sigorta sektörünün önde gelen isimlerinden Peter Cullum'un desteklediği  Minority Broker Partnerships (MBP)  yatırım platformu, drone sigortacılığında uzmanlaşan  Moonrock Insurance  şirketine azınlık hissesi karşılığında stratejik bir yatırım yaptı. Açıklanan miktarı gizli tutulan  A Serisi  yatırım, şirketin drone ve  eVTOL (dikey iniş kalkışlı elektrikli hava aracı)  sigorta pazarındaki genişlemesini hızlandıracak. Moonrock Insurance'ın Kurucusu ve Genel Müdürü Simon Ritterband , yatırım ilişkisi hakkında yaptığı açıklamada,  "MBP ile bu ortaklığı geliştirdiğimiz için çok heyecanlıyız. Sigorta yatırımı konusundaki uzmanlığı ve zengin geçmişiyle tanınan Peter Cullum ile çalışmaktan büyük memnuniyet duyuyoruz."  ifadelerini kullandı. Ritterband,  "Cullum'un sahip olduğu ömür boyu deneyim, işimizin büyümesini şekillendirmemize ve küresel drone ve eVTOL pazarının katlanarak artan hızına ayak uyd...

Autonomous: Londra Sigorta Piyasasındaki Birleşmeler Yanıltıcı Olabilir

Londra, 2 Ekim 2025 – Londra reasürans piyasasında son dönemde artan birleşme ve satın alma hareketleri, tüm Londra Piyasası özel reasürans şirketleri için yaygın bir getiri beklentisi oluşturmayabilir. Bu uyarı, Londra merkezli finansal analiz ve danışmanlık firması Autonomous tarafından yayımlanan 2 Ekim 2025 tarihli raporda yer aldı. Raporda, son üç ay içinde Inigo , Aspen ve Canopius gibi özel Londra Piyasası şirketlerinin hedef alındığı üç ayrı satın alma anlaşmasına dikkat çekildi. Özellikle Inigo’nun 1,7 milyar dolara satın alınması , sektörün gündeminde geniş yankı uyandırdı. Autonomous analistleri, bu hareketlerin diğer Londra Piyasası şirketleri üzerinde aynı etkiyi yaratmayacağını vurguladı. Analistler, yatırımcılar açısından Lancashire şirketinin Inigo ile en yakın karşılaştırma olduğunu belirtirken, Beazley , Conduit ve Hiscox için de uygun karşılaştırmaların bulunduğunu ifade etti. Raporda, Inigo anlaşmasının diğer Londra Piyasası hisseleri üzerinde nöt...